Açıkhava ve endüstriyel reklam sektörü pandemide zor günler yaşadı ve normalleşme ile birlikte işe dönüş söz konusu. Bununla birlikte piyasalarda yaşanan belirsizlik ve bazı reklam malzemelerinin gümrük vergilerinin arttırılmış olması gibi sorunları var. ARED Açıkhava ve Endüstriyel Reklamcılar Derneği Başkanı Ahmet Özdemirel, sektörün pandemideki durumu, sektördeki son gelişmeler, Derneğin programı ve yaklaşan FESPA Eurasia 2021 ile ilgili sorularımızı yanıtladı.
“Sektörümüz 2020 yılında bir önceki yıla göre yüzde 15 küçüldü”
- Açıkhava ve endüstriyel reklam sektörü pandeminin başından günümüze nasıl bir performans sergiledi; özetleyebilir misiniz?
Açıkhava ve endüstriyel reklamcılık sektörünün; hayatın içerisinde yer alan, diğer tüm sektörlerin yegâne paydaşı konumunda bulunan ve bu anlamda çeşitliliği her daim bünyesinde muhafaza eden bir yapısı bulunuyor. COVID-19 ile birlikte ise pek çok sektör üretimine ara verdi, resmi daire ve kurumlar esnek hizmet anlayışına geçti. Bunun yanı sıra fuar, festival, panayır, şenlik, kutlama gibi organizasyonlar da rafa kalktı, AVM’ler kapandı ve oluşan bu ortam, reklamcıların ve bu sektörde imalat yapanların işlerini sekteye uğrattı. Lakin bu dönemde, sektör olarak özellikle akaryakıt ve bankacılık sektörleri başta olmak üzere gıda, telekom ve mobilya sektörleri ile ortak çalışmalarımızı hayata geçirmeye ve kamuoyuna hizmet vermeye devam ettik. Sokağa çıkma kısıtlamaları nedeniyle de şehir içi trafiğinin durması; açık havada reklam kampanyalarının azalmasını beraberinde getirdi. Dolayısıyla sektörümüz 2020 yılında bir önceki yıla göre yüzde 15 küçüldü. Pandemi sürecinde sektörümüz adına yaşanan bu gelişmeler neticesinde ise planlanan yatırımların bir süreliğine askıya alınmış olduğunu ifade etmemiz yanlış olmaz. Fakat şu an tüm kamuoyuyla birlikte normalleşme dönemini yaşıyoruz. 2021 yılının ikinci yarısından itibaren sektörümüzde canlanma bekliyorduk fakat belirsizlikler ve maliyetlerimizdeki artış her birimizi tedirgin etmeye devam ediyor.
“Pleksi, vinil, folyo, foreks gibi malzemeler lüks tüketim malları değildir. Bunların yerli imalatı desteklenmeli”
- Bu süreçte sektörün en güçlü ve en handikaplı kesimleri hangileri oldu?
Bu dönemde, sektör olarak özellikle akaryakıt, sağlık ve bankacılık sektörleri başta olmak üzere gıda, telekom ve mobilya sektörleri ile ortak çalışmalarımızı hayata geçirmeye ve kamuoyuna hizmet vermeye devam ettik. Bu sektörlerde faaliyet gösteren firmalarla iş birliği yapan sektör temsilcilerimiz işlerini devam ettirdi. Ayrıca sektörümüzün güçlü yanları olan zengin bir faaliyet alanı yelpazesi ve esnek hareket alanına sahip olması, pandemi sürecinde sosyal mesafeye dair seperatörler, hijyen önlemlerine dair dezenfektan stantları, ateş ölçüm stantları gibi ürünlerin üretimine de yoğunlaşılabilmesine olanak tanıdı. İçerisinden geçtiğimiz pandemi döneminde ekonomik anlamda ciro hedeflerini tutturan firmalarımız da, küçülmeye giden firmalarımız da oldu.
Bakış açısını güncelleyen ve inovatif olanlar büyümeye devam edecekler fakat mevcut durumda, hâlâ bazı realize edilme ihtiyacı bulunan konular var. Reklam sektörünün temel girdileri olan pleksi, vinil, folyo, foreks gibi malzemeler lüks tüketim malları değil ve Türkiye’deki üretim oranları ciddi anlamda düşüktür. Yerli üretim oranı %10 seviyelerinde seyrediyor. Bu ürünlerin yerli imalatının desteklenmesi, teşvik edilmesi gerekiyor fakat gümrük vergilerinin arttırılması ile ilgili çıkan yasaya bakıldığında baskı vinillerinde %40’a varan bir farklılık söz konusu. Bu durum zaten pandemi şartlarında zorlanmış olan sektörümüzün iş yapmasını ciddi anlamda olumsuz etkileyebilecek bir karar. Oluşan bu durumdan maliyet ve fiyatlarımız olumsuz etkilenecek. Ürünler sonuçta nihai kullanıcıya gidiyor. Örneğin içerisinde bulunulan dönemde pleksiglas malzemesine çok talep var. Bu malzeme şu an çok farklı fiyatlarla temin ediliyor ve bu da piyasayı ciddi anlamda olumsuz etkiliyor. Dolayısıyla gümrük vergileriyle ilgili değindiğim bu husus da sektörümüzün gelecek ile ilgili ümitlerini kırabilecek ve handikap yaratabilecek bir konu.
- ARED bu süreçte sektöre ne gibi katkılarda bulundu?
ARED olarak pandemi sürecinde sektörümüz adına büyük emekler sarf ettik. Sırası gelmişken 9. Dönemde Yönetim Kurulu’nda yer alan tüm çalışma arkadaşlarıma ve ofis ekibimize yoğun çabalarından dolayı teşekkür ediyorum. Dünya genelinde olduğu gibi pandemi döneminde sektör temsilcilerimiz oldukça zorlu bir durumla karşı karşıya kaldılar. Her biriyle haberleşmeye, sorunlarını dinlemeye ve el birliğiyle çözümler üretmeye gayret ettik. Sektörümüzün durumunu ulusal televizyonlarda, radyo kanallarında, basılı ve online mecralarda anlattık. Bu süreçte; 4 bakanlık, 42 sanayi ve ticaret odası, 266 milletvekili, 6 federasyon ve dernek’e resmi yazı ile talebimizi ilettik. 30 TV ve radyo kanalı ile irtibat kurduk. İki ulusal TV kanalında gerçekleştirilen programlara katıldık ve 1 TV kanalına röportaj verdik. İki radyo kanalında düzenlenen programa katıldık ve basında 200’ü aşkın yayında yer aldık. Tüm bu kanallardan iletmek istediğimiz tek mesaj ise sektör olarak mücbir talep kapsamına alınmamış olmamızdı.
Yıllık 9 milyar dolarlık iş hacmine sahip olan ve 125 bin kişiye istihdam sağlayan, üstelik uzaktan çalışma imkanı olmayan açıkhava ve endüstriyel reklam sektörünün içerisinde bulduğu bu zorluklardan, teşviklerden faydalanamıyor olmasından son derece rahatsızlık duyduk ve öneriler de sunarak sektörümüzün sesi olduk.
Ayrıca pandemi başlarında, Sağlık Bakanlığı iş birliği ile üyelerimizin yoğun emekleri sayesinde sağlık çalışanlarımıza destek olduk. Toplamda 40 ildeki 125 hastaneye teslim edilen 400 adet Koronavirüs Ventilasyon Siperi sağlık çalışanlarının kullanımına sunuldu. Aynı şekilde 5 ilde, 30 huzurevine, 2230 adet yüz siperliği bağışında bulunduk. Üyelerimizle birlik içerisinde malzeme bağışı yaptığımız, ürettiğimiz, dağıttığımız ürünler sayesinde sağlık sektörüne böyle bir katkı sunmuş olmaktan dolayı gururluyuz.
ARED sosyal medya platformlarını verimli kullanıyor
ARED olarak tüm görüşmelerimizi çevrim içi ortamlar aracılığıyla gerçekleştirdik. Ayrıca sosyal medya platformlarını yoğun olarak kullanmaktayız. Ofis ekibimiz özellikle Facebook, Twitter, Instagram, Linkedln ve Youtube mecralarımızı güncel tutuyor. Bu mecralar aracılığıyla pandemide pek çok etkinlik gerçekleştirdik. E-bültenlerimiz, iki ayda bir hazırladığımız, pandemi dolayısıyla dijital olarak yayınlanan ve Turkcell’in Dergilik uygulamasına da yüklenen ARED Perspektif adlı dergimiz ve yurt dışı merkezli bir yapılanması olan mailing programımız sayesinde sektör temsilcilerimizle oldukça verimli bir iletişim ağı kurduk. Whatsapp üzerinden il temsilcileri ve üyelerimize yönelik olarak ayrı ayrı oluşturduğumuz gruplar da sıcak gelişmelerin hızlıca paylaşılması için bizlere elverişli bir alan sunuyor.
- Karantinanın kaldırılması ve mevcut önlemler ışığında, kamudan salgın ve piyasaya etkileriyle ilgili öneri ve talepleriniz var mı?
Pandemiyle birlikte sektörümüzdeki işverenler de dönüşümlü ve esnek çalışma, ekiplerden nöbetçi bırakarak var olan işleri yürütme, hijyen ve çalışan sağlık kontrollerinin arttırılması gibi önlem kararları alarak faaliyetlerine devam etmeye gayret gösterdiler. Sektörümüz imalat yapan bir sektör olduğu için üretimine devam etti. Ayrıca iş üretmekle nihayete ermiyor, biliyorsunuz bu ürünlerin montajını da yapmak durumundayız. Firmalarımız gerekli sağlık önlemlerini alarak çalışmalarını sürdürdüler. Beyaz yaka çalışanları genel olarak evden çalıştı fakat üretim sürecinin kesintiye uğramaması için geriye kalan personelimizi, gerekli önlemler çerçevesinde istihdam ettik. Şimdi ise gerekli hijyen, sosyal mesafe ve maske önlemleriyle üretim ve diğer süreçlerimizi yönetiyoruz. Derneğimiz merkez ofise aşı kartı göstermeyen ziyaretçileri kabul etmiyor. Bu tarz yaptırımlarda amacımız elbetteki aşıların olunması ve toplumsal bağışıklığın güçlendirilmesi konusunda sektörümüzü teşvik ederek örnek teşkil ediyor olmak.
Fespa Eurasia fuarı
- Önümüzde FESPA var; ARED fuarda üyelerine ve sektöre yönelik hangi mesajları ile yer alacak? Fuarın nasıl geçeceğini öngörüyorsunuz?
Tüm dünyada olduğu gibi sektör temsilcilerimiz de pandemi nedeniyle zor bir dönemden geçti. Ulusal ve uluslararası arenadaki meslektaşlarımızla bir araya gelmemizi, bilgi alışverişinde bulunmamızı ve yeniliklerden haberdar olmamızı sağlayan, ticari hayatı besleyen önemli bir kaynak durumundaki fuarları gerçekleştiremiyor olmak, sektörümüzü derinden etkiledi. Bu bilinçle hareket etmek FESPA Eurasia 2021 heyecanımızı ikiye katlıyor ve hazırlıklarımızı sürdürürken daha da özverili olmamızı sağlıyor. Aşılanma çalışmalarının da hızlanmasıyla beraber bu yıl sektörümüzün fuar özleminin son bulacak olması ve bu benzersiz deneyimi hep birlikte yaşayacak olmanın mutluluğu içerisindeyiz.
ARED çatısı altında toplanmanın değerini her fırsatta dile getiriyoruz. Ortağı olduğumuz FESPA Eurasia 2021 fuarını da bildiğiniz gibi olumlu çıktılarını tekrar sektöre aktarmak amacıyla düzenliyoruz. Bu fuara katılmak, ziyarette bulunmak sektörümüze hep beraber katma değer üretmemizi sağlayacak. Uluslararası alanda kendisini ispat eden ve pek çok farklı ülkede fuar düzenleyen İngiltere merkezli FESPA’nın fuar deneyimi ile Derneğimizin geniş network ağı ve yenilikçi bakış açısı FESPA Eurasia’da buluşacak.
NACE kodları ve sektördeki dağınıklık
- ARED’in çalışma programında önümüzdeki aylarda FESPA dışında hangi konular yer alıyor?
Yaklaşan Genel Kurul Toplantımızı Kasım ayında gerçekleştireceğiz. Bunun haricinde Avrupa Birliğinde Ekonomik Faaliyetlerin İstatistiki Sınıflaması anlamına gelen NACE kodu bulunuyor ve bizim sektörümüzde 3 ayrı NACE kodu bulunuyor. Sektördeki dağınıklığı gidermek amacıyla bunun doğru tanımlanmasını, ışıklı tabela, ışıklı reklam panosu ve benzerlerinin imalatı biçimindeki adlandırmanın incelenerek endüstriyel reklam şeklinde değiştirilmesini istiyoruz.
Ayrıca ARED olarak endüstriyel reklamcıların TOBB sektör meclisinde yer alma noktasındaki gerekli başvuru ve girişimleri de yaptık. Süreci yakınen takip ediyor ve girişimlerimizi sürdürüyoruz.
Eskişehir’de bir tabela ve baskı müzesi oluşturulacak
Bir diğer çalışma olarak; Eskişehir’de bir tabela ve baskı müzesi kurmak istiyoruz. Bunun için de çalışmalara başladık. Projelendirme ve alt yapısı üzerinde çalışmalarımız sürüyor. Eskiden kalan tabela ustalarının eserlerini gün yüzüne çıkarmayı istiyoruz ve bu eserleri toplayacağımız bir de kitap projemiz var. Sektörümüzün ihtiyaç duyduğu nitelikli personel bulamama sorununa çözüm getirmek amacıyla 4 farklı meslek lisesinde bölümlerimizi açtık ve bu bölümlere yoğun ilgi oldu. Hedefimiz Türkiye’deki tüm meslek liselerinde bu bölümün olmasını sağlamak.
ARED Ödülleri’nin 7. si düzenleniyor
Ayrıca endüstriyel reklamcılık sektörü olarak yaratıcı çalışmaları desteklemek üzere ARED Ödülleri’ni 7. kez düzenlemeye hazırlanıyoruz. İlk kez 2015 yılında gerçekleşen ARED Ödülleri, bu yıl Ores ana sponsorluğunda En İyi Endüstriyel Reklam Ödülü ve Gelecek Vadeden Tasarımcı Ödülü ile sektöre yönelik desteğini artırmayı hedefliyor. 8 Kasım 2021’e kadar sektörümüzden ve ilgili üniversitelerde okuyan öğrencilerimizden başvurularını bekliyoruz. Açıkhava ve Endüstriyel Reklamcılar Derneği (ARED) olarak kazananları 2-5 Aralık 2021’de düzenlenecek sektörün en büyük fuarı FESPA Eurasia 2021’deki ödül törenimizde açıklayacağız.