Şirket katmanlı üretim denemelerini sürdürüyor
Havacılık, uzay ve diğer endüstriler için verimlilik artırıcı teknoloji çözümlerinin önde gelen üreticisi JPB Système, katmanlı üretim (Additive Manufacturing – AM) teknolojisinin yararları ve uygulama olanakları üzerine devam eden araştırmalarından son derece olumlu sonuçlar bildiriyor. Bazı denemelerde, bu, Fransa merkezli işletmenin bazı parçalarda genel tedarik sürelerini %80 azalttığını ve en önemlisi, havacılık müşterileri için temel bir hedef olan %30’luk güvenli ağırlık tasarrufu elde ettiğine işaret ediyor.
Safran, Pratt & Whitney, GE ve Rolls–Royce gibi şirketlere hizmet veren şirket, üretim operasyonlarında daha fazla verimlilik ve çeviklik sağlama hedefinin bir parçası olarak birkaç aydır endüstriyel sınıf metal bağlayıcı püskürtme (Metal Binder Jetting – MBJ) AM teknolojisini deniyor.
Uçuşa hazır parçaların potansiyel olarak üretilmesi için MBJ teknolojisi ile yapılan denemelerin sonuçları, işleme ve döküm gibi geleneksel üretim yöntemlerinden daha hızlı, daha kolay ve daha uygun maliyetli, daha hafif alternatifler sunarak beklentileri karşılıyor. Bu AM teknolojisinden yararlanan şirket, yeni geometrilere sahip oldukça karmaşık ürünler de üretebiliyor ve montaj ihtiyacını ortadan kaldırarak üretim verimliliğini daha da artırıyor.
Azalan teslim süreleri pazara girme süresini hızlandırıyor
JPB Système Mühendislik ve İnovasyon Direktörü Jocelyn Vecchio, “Beklediğimiz gibi, MBJ teknolojisi denemelerimiz, çok yönlülüğünün ve zaman ve maliyetleri düşürme yeteneğinin bir şirket olarak ve müşterilerimiz için nasıl büyük faydalar sağladığının altını çiziyor” diyor ve şöyle devam ediyor:
“Teknolojiyi döküm yoluyla tipik parça üretme yöntemiyle karşılaştırırsak, bu tür üretim verimlilikleri kanıtlanıyor. Elde edilebilen şekiller kadar sınırlamalara sahip olmanın yanı sıra, bu, şekiller değişirse ve yeni bir kalıp gerekliyse yaklaşık altı aylık uzun teslim süreleri gerektirebilecek pahalı takımlar içeriyor. Buna karşılık, MBJ katmanlı üretim kullanarak, aynı parçayı yaklaşık dört hafta içinde üretebiliriz; bu, %80’den fazla bir zaman azalması, bu da sonuçta müşterilere teslimat sürelerini hızlandırdığımız anlamına geliyo. Bu teknolojinin esnekliği, 100 farklı parça üretmenin 100 özdeş parçadan daha uzun sürmediği anlamına da geliyor.”
JPB Système için bir diğer hayati özellik, teknolojinin metal alternatiflerinden çok daha hafif parçalar oluşturma yeteneği. Katı ama içi boş gövdeler ve sert kafes yapıları aracılığıyla, JPB Système tarafından geliştirilen test parçaları geleneksel metal varyantlarının dayanıklılığıyla eşleşiyor, ancak çok daha az malzeme kullanıyor. Bu, şirketin bazı durumlarda %30’luk ağırlık tasarrufundan yararlandığı anlamına geliyor.
JPB Système Araştırma Mühendisi Benjamin Sangouard, “Bu, OEM müşterileri ve tedarik zincirinde sürekli olarak uçağın toplam ağırlığını azaltmaya çalışanlar için önemli bir onay işareti” diyor ve şöyle devam ediyor: “Daha hafif bir uçak daha az yakıt anlamına geliyor, bu da sürdürülebilirlik açısından elbette önemli olan daha az maliyet ve daha düşük emisyon anlamına geliyor.
Sürdürülebilirlik faktörü, sadece maliyet etkinliğini sağlamak için uzun üretim çalışmalarını zorunlu kılan geleneksel tekniklerden ziyade, bizim gibi şirketlerin ihtiyaç duyulduğunda ihtiyaç duyulanı üretmelerini sağlayan AM’nin talep üzerine üretim ilkesiyle daha da ortaya çıkıyor. Bu bize daha fazla esneklik sağlayacak ve büyük miktarlarda stok depolama ihtiyacını azaltacaktır.”
Geliştirilmiş tasarım olanakları
JPB Système ayrıca, AM’nin şirketin karmaşık ürünleri çok daha kolay üretmek için daha fazla tasarım özgürlüğünden yararlanmasına olanak sağlamasından da yararlanıyor. Bu, iki parçanın bir parçaya birleştirilmesini veya bir elemanı diğerinin içine yerleştiren ürünleri barındırıyor; bu geleneksel üretim teknikleriyle tipik olarak elde edilemeyen bir şey.
Bir örnekte, bu, ekibin üç bileşeni bir araya getirerek birden fazla avantaj sunan birleştirilmiş çok bileşenli işlevsel bir sistem üretmesine olanak sağlamış. Azalan parça sayısı sayesinde tedarik zinciri basitleştiriliyor ve montaj süresi ortadan kaldırılıyor. Güvenlik yönünden, motorun hasar görme olasılığı, temelde pek mümkün olmayan bir olasılık olsa da tamamen ortadan kaldırılmış.
Jocelyn Vecchio’ya göre, daha az parçayla daha gelişmiş ürünler geliştirmek için AM’den yararlanma yeteneği, yeni patentlerle JPB Système şirketinin stratejik rekabet gücünü de artırabilir. Vecchio, ekliyor: “Şimdiye kadar, MBJ’nin uygulama olanaklarına yönelik araştırmamız çok başarılı oldu ve müşterilerimizin ihtiyaçlarını daha iyi karşılamak için üretim süreçlerimizi yenileme arayışımızda önemli bir potansiyel sunuyor.”
JPB Système, 2023 yılında Paris’in güneyindeki Villaroche’de, sanayi büyümesini hızlandırmak ve imalat şirketlerine yardımcı olmak için tasarlanmış bir girişim ile kısmen devlet tarafından finanse edilen yeni bir en son teknoloji tesisi açmaya hazırlanıyor. Katmanlı üretim teknolojisinin nihai entegrasyonu ve Endüstri 4.0 konseptini mümkün kılan diğer çığır açan yenilikler, yeni tesis faaliyete geçtiğinde otomatik üretim hatlarının temelini oluşturacak.