Lansmanı 2014 yılında yapılan ve süreç içinde geliştirilen Ricoh VC60000, Hunkeler Gen 8 baskı sonrası hattı ile destekleniyor. Yeni yatırımla birlikte İvedik Organize Sanayi Bölgesi’ndeki 4600 metre karelik yeni yerine taşınan firma baskı sonrası için de mevcut Horizon BQ 460 kapak takma makinesinin yanına ikinci bir Horizon (BQ 470) kapak takma makinesi siparişi verdi.
Türkiye’nin ilk Ricoh VC60000, bobin dijital inkjet baskı makinesi yatırımını Ankara’da Step Dijital Repro gerçekleştirdi. 1997 yılında repro hizmeti vermek için yola çıkan Step Repro teknolojik gelişmeler ve sektördeki değişim ve dönüşümü yakından takip ederek CtF, CtP ve CtcP hizmetlerini devreye sokup ardından düşük tirajlar için tabaka dijital baskı yatırımlarını da gerçekleştirmişti.
Dokuz yıldır tabaka dijital baskı hizmeti veren, matbaalar ve yayıncılarla iş birliği içinde çalışan Step Dijital Repro, Ricoh VC60000 bobin inkjet dijital baskı makinesi yatırımı ile birlikte matbaa ve yayıncıların ihiyaçlarına çözüm ortağı olmaya devam edecek.
Makinenin kurulumu devam ederken, Step Dijital Repro Genel Müdürü Bayram Bakır sorularımızı yanıtladı.
Yatırım süreci ne zaman başladı ve nasıl gelişti?
Altı yedi yıldır araştırıyorduk. Avrupa’da 10 – 12 fuara gittik, üretim yerlerini gezdik. Makinelerin kaliteleri, hızları ve geleneksel ofset kâğıtlarına baskı yapabilme yeteneklerinin gelişmesi ile birlikte nihai olarak yatırımımıza karar verdik. Dokuz yıldır tabaka dijital baskı sistemleri kullanıyoruz ve bu alanda ciddi bir tecrübemiz ve bilgi birikimimiz var. Renkli iş gruplarında 100 – 150 adetlerin üzerinde müşterilerimize ekonomik çözümler sunamıyorduk. Bu yatırımla birlikte müşterilerimizin ofsette basmayı pek istemedikleri 200-300-500 adetleri ekonomik olarak üretebileceğiz. Ayrıca almış olduğumuz yeni sistem baskı kontrollerini tamamen kendisi yaparak baskıda tutarlılığını işin başından sonuna kadar sağlayabilmektedir.
Step Dijital Repro yeni yatırımı ile müşterilerine ekonomik çözümler sunacak
Yeni makine yatırımımız ile müşterilerimizin işlerinde 500 tirajlara çıkabiliriz ama burada basılacak işin mürekkep yoğunluğu önemli. Mürekkep ofsete göre hâlâ çok pahalı ve klik ve servisle birlikte maliyeti belirleyen ana unsurlar arasında. Zamanla müşterilerimizin iş çeşitliliğine göre çok daha ekonomik çözümler sunacağımıza inanıyoruz. İşler çeşitlendiğinde bir ortalama maliyet oluşacaktır. Ricoh VC60000 Türkiye’deki ilk sistem. Bu yatırımımızın arkasında bunca yıllık emek, araştırma ve dijital baskı tecrübemiz var. Müşterilerimizin de tecrübemize ve bugüne kadar oluşturduğumuz iş kalitesine güvenerek çözüm ortaklığımızı sürdüreceğine inanıyoruz.
Müşteri portföyünüzde hangi sektörler var? Tabaka dijitalde neler basıyorsunuz?
Tabaka tarafında ciddi bir müşteri portföyümüz var ve yüksek miktarda iş üretiyoruz. Müşterilerimiz arasında matbaalar, ajanslar, yayıncılar, kurumsal şirketler var. Tamamının iş grupları bize uyuyor. Dokuz yıldır tabaka dijital baskı ile üretim yapıyoruz. Tabaka dijital sistemlerle müşterilerimizin her işini basamıyorduk. Onlara “100 – 150 adede kadar olan işlerinizi basabiliriz” diyorduk, daha yüksek adetli işleri matbaalara yönlendiriyorduk. Bu sistemde müşterilerimize daha çok cevap verebileceğiz. Yurt dışından müşterilerle de görüşmelerimiz devam ediyor. Müşterilerimize burada demolar yapacağız ve hangi işlerini yapabileceğimize birlikte karar vereceğiz. Hizmet verdiğimiz kuruluşların hangi işlerini bize gönderirse avantajlar sağlayacaklarını görmeleri gerekiyor. Yayıncılar açısından, stok maliyetlerinden tamamen kurtulmaları mümkün. Belirli bir kitaptan her ay sattıkları kitap sayısı belliyse sadece rafa konacak sayıda kitap bastırabilirler.
Müşterilerimizin stok maliyetini, üretim hızını ve kaliteyi göz önünde bulundurarak maliyeti değerlendirmesi gerekiyor. Pro VC60000 bu noktalarda fark yaratıyor. Müşterinin stoklarını ve maliyetini iyi hesaplaması ve ihtiyaçlarını belirleyip baskı adetlerini oluşturması gerekiyor. Böyle olunca sistem verimli çalışıyor.
Bu durumda bir baskı siparişi verilmeden önce, karşılıklı oturulup birlikte nasıl iki taraf için de verimli ve kazançlı bir iş birliği yapılabileceğinin ortaya konması gerekir diyebilir miyiz?
Kesinlikle, müşterilerimizin işi bizim işimiz gibidir, onlar da burayı kendi yerleri gibi görürler. Bu yatırımımızla birlikte müşterilerimiz hangi işlerini VC60000’de bastırabileceklerinin değerlendirmesini yapıyorlar ve onlar da heyecanlılar. Dijital baskıda ciddi bir deneyimimiz var. Bir ofset matbaada günlük 30 civarında iş dönebilir, öyle günler oluyor ki burada 150 farklı iş yapılıyor. Bu da ciddi bir organizasyon gerektiriyor ve bu konuda kendimize güveniyoruz. Ankara’da ‘bilgisayardan filme (CtF)’ sistemlerde dördüncü ya da beşinci, ‘bilgisayardan kalıba (CtP) sistemlerde yine ilk makine getiren firmalardanız. Zamanla müşterilerimiz kalıp sistemleri kuracaklarını söylemeye başladıklarında kendimize bir yön belirleme ihtiyacı duyduk ve tabaka dijital baskıya yöneldik.
Ricoh markası ile bir tanışıklığınız var. Sizin bir Andromeda (Ricoh Pro C9100-8100) baskı makineniz de var değil mi?
Evet onları iki yıl önce almıştık. Bu Ricoh deneyimimizde servis ve müşteri ilişkilerinden çok memnun kaldık. Bunun yanı sıra bünyemizde Xerox (Xerox 4112, Nuvera ve 700) makinelerimiz vardı. Ricoh dünya markası. Servisi, müşteriye yaklaşım önemli. Markadan ziyade, Pro VC60000 söz konusu olduğunda sistem tamamen farklılaşıyor. Farklı markaların boya teknolojileri ve maliyetleri farklı olabiliyor. Bobin inkjet yatırımı bir firmanın ne kadar iş bastığını, nasıl işler bastığını, sahip olduğu iş profilini bilmeden yapabileceği bir yatırım değil.
Ebat, sayfa sayısı ve kullanılan baskı altı malzeme itibarıyla hangi işler Pro VC60000’de basılabilir?
Ambalaj dahil geleneksel baskı yöntemleriyle basılan tüm işleri basabileceğiz. Pro VC60000 ofset kuşeye dahi direk baskı yapabilmektedir. Değişken data basımına son derece müsait. Kapağından içine kadar kitaplar özelleştirilebilir. Adet kısıtlaması yok. Tabaka baskı sistemimiz devam edecek. Ekonomik olarak cevap verebildiğimiz sürece müşterilerimizin hiçbir işini 1 adet olsa bile geri çevirmeyi düşünmüyoruz.
Tabaka ve bobinde aynı kaliteyi yakalamanız mümkün mü?
Yıllardır müşterilerimize renk ayrımı (film, kalıp) hizmeti verdiğimiz için renk ve baskı konusunda tecrübe sahibiyiz. Bu tecrübemiz sayesinde tabaka-bobin baskıda standardı yakalayacağımızı düşünüyoruz. Her iki makine de Ricoh olduğundan bu noktada avantajımız var. Zaten iki makine de aynı kağıtları kullanabiliyor. Yani VC60000’de inkjet kâğıdı kullanmak zorunda değiliz. Aynı renk profillerini de kullanınca tabaka ile bobin, bir adet ile bin adet arasında kalite farkı olmayacağını düşünüyoruz.
Stok sorunu olan yayıncılar için daha avantajlı diyebilir miyiz?
Yayıncılar artık yüksek adetlerde bastırıp depolarına koymak zorunda değiller. Satış grafiklerini inceleyerek, istedikleri zaman ihtiyaçları kadar baskıya ulaşabilecekler.
Makinemiz kitap, kullanım kılavuzları ya da çok yüksek kalite gerektiren dergiler, moda katalogları üretebilecek yetenekte. Maliyeti sayfadaki mürekkep yoğunluğu, klik maliyeti ve servis maliyeti belirleyecek. Çok ciddi bir servis anlaşmamız var. Sistemi diri ve verimli tutmak adına ciddi bir servis anlaşması olması gerekiyor. Ankara’da sürekli bir servis olacak. Burada çözülmezse İstanbul’dan ya da olmazsa yurt dışından servis alacağız. Makinenin servis bekleme şansı yok.
Yurt dışına satış konusunda ne düşünüyorsunuz?
Hâlihazırda yurt dışına satışı olan yayıncılarla çalışıyoruz. Onların kalite beklentilerini tabaka sistemlerimiz karşılıyor. Kalite yönünden bir sıkıntı yaşayacağımızı düşünmüyoruz. Doğrudan ihracat için ciddi bir alt yapıya ihtiyaç var. Onun için de çalışma yapıyoruz. Geleneksel yöntemleri yenilikçi bakış açısıyla yorumlayacak yeni ekibimizin de çalışmaları başladı. Onlara güveniyoruz. Burada temsilcisi olan yurt dışı merkezli yayıncılarla ve yurt dışındaki firmaların yetkilileri ile görüşmeler yapmayı planlıyoruz. Ricoh da pazarlama konusunda yol gösterecek ve destek olacak. Bazı tıp yayıncılarının ‘Kitaplarımız bu makinede basılabilir’ şeklinde Ricoh için verdikleri sertifikalar var. Onun da üzerine gitmeyi düşünüyoruz.
Bugüne kadar müşteriye ayıplı mal teslim etmedik ve bu da bir toplam kalite imajı oluşturmamızı sağladı. İşin baskısından cildine, kapağına ve ambalajına kadar oturmuş bir sistemimiz var. Kalitemizi daha da geliştirerek devam edeceğiz. Hedefimiz, makinemiz için belirlediğimiz yeni müşteri grupları ile (yurtiçi-yurtdışı) ilişkileri kurup işleri başlatmak. Hâlihazırda oturmuş bir sistemimiz var ve kaliteli iş üretebiliyoruz.
Yeni makine yeni tesise kuruluyor
Yeni makineniz buraya, yeni mekânınıza kuruluyor. Burayı nasıl oluşturdunuz, kaç metre kare alan kullanılıyor?
Toplam 4600 metre kare bir yere geçtik. Sadece makinenin kurulacağı alan yetmiyor. Sürekli stokta kâğıdının bulunması gerekiyor; sürekli nemin ve ortamın kontrol altında tutulması gerekiyor. Kâğıdın ortamda iklimlendirilmesi, tozdan arındırılması gerekiyor. Zaten Step Dijital eski yerine sığmıyordu. Eski yerimize 50 metre mesafede bir yer bulduk. Üç ayı aşkın inşaat ve dekorasyon sürecinin ardından yeni yerimize taşındık. Yeni yerimizi müşterilerimizin de beğeneceklerini düşünüyoruz ve onları hak ettikleri gibi ağırlayacağız.
Baskı sonrasına Hunkeler sistemini Ricoh’tan paket dahilinde mi aldınız?
Evet, Ricoh aracılığıyla sonlandırma sistemimizi bir dünya markası olan Hunkeler’den (Gen8 modelini) Ricoh güvencesiyle aldık.
Yeni makineniz Ricoh VC60000’in Türkiye’deki ilk makine olması sizi ürkütüyor mu?
Sektörümüzde renk ayrımı, film, kalıp, dijital tabaka baskıda bilgi birikimine ve tecrübeye zaten sahibiz. Ricoh da Türkiye’de kendisi bulunuyor, bu konuda da servis ve lojistik açısından destek olacağına inanıyoruz. Bu durum da bizi sadece heyecanlandırıyor.
Bugüne kadar da işimizden kazandığımızı işimize yatırdık. Aslında CtP’de de bunu yaşamıştık. Film vardı ve CtP nedir bilinmiyordu. Tek tek ziyaret edip müşterilere anlatmıştık.
Matbaalar yine müşterimiz, onlara nasıl kalıp veriyorsak, kendi bünyelerinde çözemedikleri ve müşteriye yok diyemedikleri işlerinde çözüm ortağı olarak yanlarında olmaya devam edeceğiz. Burada miktardan ziyade onların kendi bünyelerinde kârlı olarak üretip teslim edemiyor olmaları önemliydi. Müşterilerinden gelen, sistemlerine sokmak istemedikleri acil işlerinde bizi tercih edeceklerini düşünüyoruz. Ana müşterilerimiz matbaalardı ve yine matbaalar olacak. Bunun yanında yayıncı müşterilerimizden gelen işlerin ve yayıncı müşteri sayımızın artacağını düşünüyoruz. Piyasada değişken data baskısı ihtiyacı oluşmaya başladı, bu sistemle birlikte değişken data baskısında fark yaratacağımızı düşünüyoruz. Hukuk yayınları zaten bastığımız işlerdi, yabancı dil yayınları da basabiliriz.
Sert kapak tarafında sipariş alıyor musunuz; nasıl çözüyorsunuz?
Müşterinin hiçbir işini geri çevirmiyoruz. Bu konuda dışarıda iki firmadan destek alıyoruz. Yakın zamanda oluşacak talebe göre sert kapak için bir yatırım da gündeme gelebilir.
Yatırım süreci ne zaman başladı ve nasıl gelişti?
Altı yedi yıldır araştırıyorduk. Avrupa’da 10 – 12 fuara gittik, üretim yerlerini gezdik. Makinelerin kaliteleri, hızları ve geleneksel ofset kâğıtlarına baskı yapabilme yeteneklerinin gelişmesi ile birlikte nihai olarak yatırımımıza karar verdik. Dokuz yıldır tabaka dijital baskı sistemleri kullanıyoruz ve bu alanda ciddi bir tecrübemiz ve bilgi birikimimiz var. Renkli iş gruplarında 100 – 150 adetlerin üzerinde müşterilerimize ekonomik çözümler sunamıyorduk. Bu yatırımla birlikte müşterilerimizin ofsette basmayı pek istemedikleri 200-300-500 adetleri ekonomik olarak üretebileceğiz. Ayrıca almış olduğumuz yeni sistem baskı kontrollerini tamamen kendisi yaparak baskıda tutarlılığını işin başından sonuna kadar sağlayabilmektedir.
Step Dijital Repro yeni yatırımı ile müşterilerine ekonomik çözümler sunacak
Yeni makine yatırımımız ile müşterilerimizin işlerinde 500 tirajlara çıkabiliriz ama burada basılacak işin mürekkep yoğunluğu önemli. Mürekkep ofsete göre hâlâ çok pahalı ve klik ve servisle birlikte maliyeti belirleyen ana unsurlar arasında. Zamanla müşterilerimizin iş çeşitliliğine göre çok daha ekonomik çözümler sunacağımıza inanıyoruz. İşler çeşitlendiğinde bir ortalama maliyet oluşacaktır. Ricoh VC60000 Türkiye’deki ilk sistem. Bu yatırımımızın arkasında bunca yıllık emek, araştırma ve dijital baskı tecrübemiz var. Müşterilerimizin de tecrübemize ve bugüne kadar oluşturduğumuz iş kalitesine güvenerek çözüm ortaklığımızı sürdüreceğine inanıyoruz.
Müşteri portföyünüzde hangi sektörler var? Tabaka dijitalde neler basıyorsunuz?
Tabaka tarafında ciddi bir müşteri portföyümüz var ve yüksek miktarda iş üretiyoruz. Müşterilerimiz arasında matbaalar, ajanslar, yayıncılar, kurumsal şirketler var. Tamamının iş grupları bize uyuyor. Dokuz yıldır tabaka dijital baskı ile üretim yapıyoruz. Tabaka dijital sistemlerle müşterilerimizin her işini basamıyorduk. Onlara “100 – 150 adede kadar olan işlerinizi basabiliriz” diyorduk, daha yüksek adetli işleri matbaalara yönlendiriyorduk. Bu sistemde müşterilerimize daha çok cevap verebileceğiz. Yurt dışından müşterilerle de görüşmelerimiz devam ediyor. Müşterilerimize burada demolar yapacağız ve hangi işlerini yapabileceğimize birlikte karar vereceğiz. Hizmet verdiğimiz kuruluşların hangi işlerini bize gönderirse avantajlar sağlayacaklarını görmeleri gerekiyor. Yayıncılar açısından, stok maliyetlerinden tamamen kurtulmaları mümkün. Belirli bir kitaptan her ay sattıkları kitap sayısı belliyse sadece rafa konacak sayıda kitap bastırabilirler.
Müşterilerimizin stok maliyetini, üretim hızını ve kaliteyi göz önünde bulundurarak maliyeti değerlendirmesi gerekiyor. Pro VC60000 bu noktalarda fark yaratıyor. Müşterinin stoklarını ve maliyetini iyi hesaplaması ve ihtiyaçlarını belirleyip baskı adetlerini oluşturması gerekiyor. Böyle olunca sistem verimli çalışıyor.
Bu durumda bir baskı siparişi verilmeden önce, karşılıklı oturulup birlikte nasıl iki taraf için de verimli ve kazançlı bir iş birliği yapılabileceğinin ortaya konması gerekir diyebilir miyiz?
Kesinlikle, müşterilerimizin işi bizim işimiz gibidir, onlar da burayı kendi yerleri gibi görürler. Bu yatırımımızla birlikte müşterilerimiz hangi işlerini VC60000’de bastırabileceklerinin değerlendirmesini yapıyorlar ve onlar da heyecanlılar. Dijital baskıda ciddi bir deneyimimiz var. Bir ofset matbaada günlük 30 civarında iş dönebilir, öyle günler oluyor ki burada 150 farklı iş yapılıyor. Bu da ciddi bir organizasyon gerektiriyor ve bu konuda kendimize güveniyoruz. Ankara’da ‘bilgisayardan filme (CtF)’ sistemlerde dördüncü ya da beşinci, ‘bilgisayardan kalıba (CtP) sistemlerde yine ilk makine getiren firmalardanız. Zamanla müşterilerimiz kalıp sistemleri kuracaklarını söylemeye başladıklarında kendimize bir yön belirleme ihtiyacı duyduk ve tabaka dijital baskıya yöneldik.
Ricoh markası ile bir tanışıklığınız var. Sizin bir Andromeda (Ricoh Pro C9100-8100) baskı makineniz de var değil mi?
Evet onları iki yıl önce almıştık. Bu Ricoh deneyimimizde servis ve müşteri ilişkilerinden çok memnun kaldık. Bunun yanı sıra bünyemizde Xerox (Xerox 4112, Nuvera ve 700) makinelerimiz vardı. Ricoh dünya markası. Servisi, müşteriye yaklaşım önemli. Markadan ziyade, Pro VC60000 söz konusu olduğunda sistem tamamen farklılaşıyor. Farklı markaların boya teknolojileri ve maliyetleri farklı olabiliyor. Bobin inkjet yatırımı bir firmanın ne kadar iş bastığını, nasıl işler bastığını, sahip olduğu iş profilini bilmeden yapabileceği bir yatırım değil.
Ebat, sayfa sayısı ve kullanılan baskı altı malzeme itibarıyla hangi işler Pro VC60000’de basılabilir?
Ambalaj dahil geleneksel baskı yöntemleriyle basılan tüm işleri basabileceğiz. Pro VC60000 ofset kuşeye dahi direk baskı yapabilmektedir. Değişken data basımına son derece müsait. Kapağından içine kadar kitaplar özelleştirilebilir. Adet kısıtlaması yok. Tabaka baskı sistemimiz devam edecek. Ekonomik olarak cevap verebildiğimiz sürece müşterilerimizin hiçbir işini 1 adet olsa bile geri çevirmeyi düşünmüyoruz.
Tabaka ve bobinde aynı kaliteyi yakalamanız mümkün mü?
Yıllardır müşterilerimize renk ayrımı (film, kalıp) hizmeti verdiğimiz için renk ve baskı konusunda tecrübe sahibiyiz. Bu tecrübemiz sayesinde tabaka-bobin baskıda standardı yakalayacağımızı düşünüyoruz. Her iki makine de Ricoh olduğundan bu noktada avantajımız var. Zaten iki makine de aynı kağıtları kullanabiliyor. Yani VC60000’de inkjet kâğıdı kullanmak zorunda değiliz. Aynı renk profillerini de kullanınca tabaka ile bobin, bir adet ile bin adet arasında kalite farkı olmayacağını düşünüyoruz.
Stok sorunu olan yayıncılar için daha avantajlı diyebilir miyiz?
Yayıncılar artık yüksek adetlerde bastırıp depolarına koymak zorunda değiller. Satış grafiklerini inceleyerek, istedikleri zaman ihtiyaçları kadar baskıya ulaşabilecekler.
Makinemiz kitap, kullanım kılavuzları ya da çok yüksek kalite gerektiren dergiler, moda katalogları üretebilecek yetenekte. Maliyeti sayfadaki mürekkep yoğunluğu, klik maliyeti ve servis maliyeti belirleyecek. Çok ciddi bir servis anlaşmamız var. Sistemi diri ve verimli tutmak adına ciddi bir servis anlaşması olması gerekiyor. Ankara’da sürekli bir servis olacak. Burada çözülmezse İstanbul’dan ya da olmazsa yurt dışından servis alacağız. Makinenin servis bekleme şansı yok.
Yurt dışına satış konusunda ne düşünüyorsunuz?
Hâlihazırda yurt dışına satışı olan yayıncılarla çalışıyoruz. Onların kalite beklentilerini tabaka sistemlerimiz karşılıyor. Kalite yönünden bir sıkıntı yaşayacağımızı düşünmüyoruz. Doğrudan ihracat için ciddi bir alt yapıya ihtiyaç var. Onun için de çalışma yapıyoruz. Geleneksel yöntemleri yenilikçi bakış açısıyla yorumlayacak yeni ekibimizin de çalışmaları başladı. Onlara güveniyoruz. Burada temsilcisi olan yurt dışı merkezli yayıncılarla ve yurt dışındaki firmaların yetkilileri ile görüşmeler yapmayı planlıyoruz. Ricoh da pazarlama konusunda yol gösterecek ve destek olacak. Bazı tıp yayıncılarının ‘Kitaplarımız bu makinede basılabilir’ şeklinde Ricoh için verdikleri sertifikalar var. Onun da üzerine gitmeyi düşünüyoruz.
Bugüne kadar müşteriye ayıplı mal teslim etmedik ve bu da bir toplam kalite imajı oluşturmamızı sağladı. İşin baskısından cildine, kapağına ve ambalajına kadar oturmuş bir sistemimiz var. Kalitemizi daha da geliştirerek devam edeceğiz. Hedefimiz, makinemiz için belirlediğimiz yeni müşteri grupları ile (yurtiçi-yurtdışı) ilişkileri kurup işleri başlatmak. Hâlihazırda oturmuş bir sistemimiz var ve kaliteli iş üretebiliyoruz.
Yeni makine yeni tesise kuruluyor
Yeni makineniz buraya, yeni mekânınıza kuruluyor. Burayı nasıl oluşturdunuz, kaç metre kare alan kullanılıyor?
Toplam 4600 metre kare bir yere geçtik. Sadece makinenin kurulacağı alan yetmiyor. Sürekli stokta kâğıdının bulunması gerekiyor; sürekli nemin ve ortamın kontrol altında tutulması gerekiyor. Kâğıdın ortamda iklimlendirilmesi, tozdan arındırılması gerekiyor. Zaten Step Dijital eski yerine sığmıyordu. Eski yerimize 50 metre mesafede bir yer bulduk. Üç ayı aşkın inşaat ve dekorasyon sürecinin ardından yeni yerimize taşındık. Yeni yerimizi müşterilerimizin de beğeneceklerini düşünüyoruz ve onları hak ettikleri gibi ağırlayacağız.
Baskı sonrasına Hunkeler sistemini Ricoh’tan paket dahilinde mi aldınız?
Evet, Ricoh aracılığıyla sonlandırma sistemimizi bir dünya markası olan Hunkeler’den (Gen8 modelini) Ricoh güvencesiyle aldık.
Yeni makineniz Ricoh VC60000’in Türkiye’deki ilk makine olması sizi ürkütüyor mu?
Sektörümüzde renk ayrımı, film, kalıp, dijital tabaka baskıda bilgi birikimine ve tecrübeye zaten sahibiz. Ricoh da Türkiye’de kendisi bulunuyor, bu konuda da servis ve lojistik açısından destek olacağına inanıyoruz. Bu durum da bizi sadece heyecanlandırıyor.
Bugüne kadar da işimizden kazandığımızı işimize yatırdık. Aslında CtP’de de bunu yaşamıştık. Film vardı ve CtP nedir bilinmiyordu. Tek tek ziyaret edip müşterilere anlatmıştık.
Matbaalar yine müşterimiz, onlara nasıl kalıp veriyorsak, kendi bünyelerinde çözemedikleri ve müşteriye yok diyemedikleri işlerinde çözüm ortağı olarak yanlarında olmaya devam edeceğiz. Burada miktardan ziyade onların kendi bünyelerinde kârlı olarak üretip teslim edemiyor olmaları önemliydi. Müşterilerinden gelen, sistemlerine sokmak istemedikleri acil işlerinde bizi tercih edeceklerini düşünüyoruz. Ana müşterilerimiz matbaalardı ve yine matbaalar olacak. Bunun yanında yayıncı müşterilerimizden gelen işlerin ve yayıncı müşteri sayımızın artacağını düşünüyoruz. Piyasada değişken data baskısı ihtiyacı oluşmaya başladı, bu sistemle birlikte değişken data baskısında fark yaratacağımızı düşünüyoruz. Hukuk yayınları zaten bastığımız işlerdi, yabancı dil yayınları da basabiliriz.
Sert kapak tarafında sipariş alıyor musunuz; nasıl çözüyorsunuz?
Müşterinin hiçbir işini geri çevirmiyoruz. Bu konuda dışarıda iki firmadan destek alıyoruz. Yakın zamanda oluşacak talebe göre sert kapak için bir yatırım da gündeme gelebilir.