ARED Sohbetleri etkinlikleri kapsamında, 3 Nisan 2021 tarihinde, ARED Yönetim Kurulu Yedek Üyesi Oktay Dalkıran’ın moderatörlüğünde ve İstinye Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Resul Kurt Danışmanlık & ArnoldStanley Yönetici Ortağı Doç. Dr. Resul Kurt’un katılımıyla, “SGK Teşvikleri ve İstihdam Avantajları” konusu ele alındı.
Teşvikler rekabet gücünüzü artırır
Teşviklerin, işletmelerin rekabet gücünü artırmada önemli avantajlar sağlayan unsurlar olduğunu söyleyen Resul Kurt, işletmelerde bilgi ve tecrübelerin teşvikleri ayırt etme, kullanabilme, uygulayabilme imkânlarından mahrum olması sorununun sıklıkla yaşandığını çünkü sürecin ayrı bir uzmanlık alanına dayandığını belirtiyor. Kurt’a göre şirketlerin kendi çalışanlarıyla bu teşviklerden faydalanmaları doğru ama bu alt yapıları yoksa bir uzmandan hizmet almaları gerekiyor.
Türkiye’de 21 civarında teşvik olduğunu belirten Kurt’un programda belirttiği teşvikler şunlar:
2008’den beri devam eden, 5510 kanun türüyle verilen ve yararlanmak için borcun olmaması, verginin zamanında ödenmiş olması, sigortasız işçi çalıştırılmaması ve primlerin düzenli ödenmesi gereken teşvik.
Yurt dışına götürülen sigortalılara uygulanan, 6486 kanun türüyle verilen 5 puanlık indirim ve arkasından 6 puanlık ek bir indirim sağlanması sürecini ifade eden teşvik.
Primler düzenli ödeniyorsa 5 puan indirimden faydalanılan BAĞKUR prim teşviki.
18-29 yaş aralığında olup ilk defa iş yeri açan gerçek kişilere verilen, aylık 1.234 TL değerindeki genç girişimci teşviki.
Aylık 75 TL değerindeki asgari ücret desteği.
İşsizlik ödeneği alanların istihdamına getirilen, 15921 belge kanun numarası ile verilen, işsizlik ödeneği alanların işe alınması durumunda firmaya uygulanan teşvik.
Çok tehlikeli sınıfta yer alan iş yerlerinde işsizlik sigortası, işveren hissesi teşviki.
Genç kadın ve meslek sahibi olanların istihdamına yönelik 6111 kanun türü teşvikleri.
7103 diye bilinen ilave istihdam teşviki.
Pandeminin getirisi olarak miktarı bir çalışan için 1341 TL değerinde olan 7252 normalleşme desteği.
Aylık olarak 1610 TL tutara karşılık gelen istihdama dönüş prim desteği.
Yine normalleşme döneminde ekonomik aktivitenin desteklenmesi, işletmelerin zor durumlarının ortadan kaldırılması ve işçilik maliyetlerinin düşürülmesi amacıyla uygulanan, 2021 yılı için 1610 TL olarak belirlenen artı istihdam prim desteği.
Ar-Ge tasarım faaliyetlerine ilişkin 5746 sayılı bir teşvik.
Kurt bu maddelere ek olarak işe alım yapacak kişilerin personellerini önce İŞKUR’a işsiz-iş arayan olarak kayıt edip bu işlemden sonra işe almalarını tavsiye ediyor. Ayrıca işe almadan önce SGK’nın potansiyel teşvik sorgulama ekranından da bu kişilerin hangi teşviklerden faydalanabileceğinin sorgulanmasını öneriyor.
Fesih yasağı pek çok insanın işsiz kalmasını önledi
Pandemi sürecine de değinen Kurt sorunları şöyle özetliyor: “Çok zor bir süreçten geçiyoruz. Hizmet sektöründe 17 Nisan 2020 tarihinde 1 milyon 650 bin kişi çalışıyor. Yiyecek içecek, otel konaklaması sektöründe 1,5 milyon üzerinde insan var. Otellerin çoğu şu an kapalı çünkü misafir kabul edemiyor, misafir kabul edemeyince kapatıyor haliyle… Bu bize fesih yasağı gelmemiş olsaydı birçok işletmenin ani tepkiyle bütün kadrolarını çıkartmak durumunda kalabileceğini ve çok sayıda insanın işsiz kalacağını gösteriyor. Doğru bir işlem yapılarak fesih yasağı getirildi ve işverene kısa çalışma ödeneğinden faydalanma imkânı sunuldu. Kısa çalışmadan faydalanmak istemeyenlere de çalıştıramadığı, iş veremediği işçilere ücretsiz izin kullandırma ve bu kişilerin nakdi ücret desteğinden faydalanması fırsatı sunuldu. Bugün geldiğimiz noktada işletmelerin en büyük sorununun bu olduğunu görüyoruz.”
İşçi çıkarma yasağına rağmen işçi çıkarıp ceza ile karşılaşılması durumunda yararlanılan teşviklerden mahrum kalınması konusuna da değinen Kurt, fesih yasaklarının doğrudan cezasının 1 asgari ücret para cezası olduğunu, faydalanılan kısa çalışma ödeneğinin de böyle bir durumda geri alınacağını, özellikle kısa çalışma uygulanan iş yerlerinde fesih yasağı döneminde işçi çıkarma yasağının çok büyük mali yaptırımları olduğunu vurguluyor.
Tevkifatlı fatura konusuna da değinen Kurt, şu uyarılarda bulunuyor: “Tevkifat konusu uzun zamandır bankalar, vakıf üniversiteleri veya SSK’ya tabi şirketlerde uygulanıyordu. Bununla ilgili maliyenin bir tebliği var. Bu tebliğde sayılan mükelleflere verilen hizmetlere göre tevkifatlı fatura kesilme zorunluluğu bulunuyor. Tabi ben sistem içerisinde hangi şirketler olduğunu bilemediğim için şunu tavsiye ederim. Mesela danışmanlık şirketimizin müşterileri içerisinde bu tevkifatlı fatura kapsamına giren iş yerleri var ve biz o şirketlerin faturalarını tevkifatlı kesiyoruz, diğerlerini normal kesiyoruz. Sizin için de tevkifatlı fatura kesme zorunluluğu olmasına rağmen bir tereddüt taşıyorsanız bununla ilgili risk almayalım ve en doğrusu bir dernek olarak mukteza isteyelim.”
Toplantıda son olarak yabancı uyruklu personellere ilişkin olarak bu kişileri çalıştırmanın çalışma iznine bağlı olduğu, çalışma izni almadan istihdam edilmesinin hem çok ciddi para cezalarına hem de işletmenin teşviklerden mahrum edilmesine yol açacağına değinildi.
Yurt dışına çalışan gönderilmesine ilişkin olarak ise kişinin mutlaka Türkiye’de sigortasının olmasının gerektiği, geçici görev yazılarının bulunması, iş sağlığı güvenliği eğitimlerinin olması, gideceği iş yerindeki uygulamaların en detayları dahil mesleki eğitiminin olmasının şart olduğunun önemle üzerinde duruldu.