Şirketin ürünlerinin satışı ve servisi Hollandalı Innvestio BV distribütörlüğünde Türkiye’de kurulan yeni şirket üzerinden yürütülecek. Sektörün yakından tanıdığı Serkan Eliyürekli Xeikon Ülke Lideri.
Labelexpo Europe 2023 fuarında Xeikon standında Cheetah teknolojisinin en son sürümü Cheetah 3.0 kullanıcılarının karbon ayak izlerini azaltma vaadiyle tanıttı. Xeikon standında ayrıca Cheetah 3.0 CX makinelerine opsiyonel olarak takılabiler Quality Management Module (Kalite Yönetim Modülü) ve sürdürülebilirlik çözümleri tanıtıldı.
Xeikon standında, Hollanda, Bulgaristan, Yunanistan ve Türkiye’de Xeikon’u temsil eden Innvestio BV firması Türkiye Ulke Lideri Serkan Eliyürekli sorularımızı yanıtladı.
- Xeikon Türkiye pazarından çekilmişti. Şimdi yeni bir temsilciliğin Türkiye ayağı olarak pazardasınız. Bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?
Xeikon 3 yıl kadar önce, iç bünyelerinde aldıkları bir karar ile Türkiye’den çekilmişti. Geçmişte, aktif olunan dönemde dijital baskı makineleri Türkiye’de yeterli talep görmüyordu. Kurulu Xeikon dijital baskı makinelerinin bir kısmı halen çalışıyor bir kısmı da miadını doldurmuş durumda. Bugüne geldiğimizde işler biraz değişti. Türkiye’nin potansiyeli arttı. Bu Xeikon’un da dikkatini çekti. Türkiye’de ciddi rakamlarda tüm markalar tarafından dijital baskı makineleri satılmaya başlandı. Xeikon’un ticari tarafta iyi makineleri var. Hem 33 cm hem 52 cm rulo ebadında da makineleri var. Piyasada 50×70 baskı yapabilen az sayıda dijital baskı makinesi var ama Xeikon’un makinesi de ciddi bir alternatif. Xeikon dijital tarafta bir dönem çok etkindi ama diğer firmalara nazaran biraz daha butik bir firma yani daha niş üretimler yapıyor. Bu noktada da kendi hedeflerine göre seçimler yapmaya çalışıyor. Bundan 15, 20 sene evveline göre dijital artık Türkiye’de ve dünyada çok farklı durumda.
Sonunda Türkiye pazarında olma kararı aldılar. Bu doğrudan bir temsilcilik değil. Hollanda, Yunanistan, Bulgaristan ve Türkiye satışları Innvestio firmasına ‘exclusive’ distribütörlük üzerinden verilmiş. Biz de bu firmayla görüşmeye başladık, bundan sonra Innvestio Türkiye olarak çalışacağız. Xeikon’a odaklanacağız ama Innvestio’nun kesim ve etiket baskı sonrası makineleri, Etirama’nın flekso baskı makinesi, etiketle ilgili süsleme makineleri distribütörlükleri de var. Xeikon ülkelerde bayiler aracılığıyla satış yapmayı tercih ediyor.
- Piyasaya nasıl gireceksiniz?
İsmi bilinen markaların genelde dünyada hiçbir yerde fiyatla oynadığını çok görmüyoruz. Yani pazarı ben fiyatla kazanayım politikası gütmüyorlar ama ortada bir denge de var. Xeikon’da ticari ürünler, etiket baskı makineleri kuru toner kullanıyor. UV inkjet sistem de var. Kuru tonerin kendi içinde ayrımları var ve UV Kuru Toner makina olarak farklılıkları var.
Xeikon köklü ve bu konuda ciddi tecrübe kazanmış bir firma. Elinde hem kuru toner hem UV inkjet olması ciddi bir avantaj, çünkü piyasada UV sisteme, kuru tonere ihtiyacı olan firmalar var. Tabii burada en büyük artı hem UV’de hem de kuru tonerde 52 cm alternatifi olması. Bu ciddi bir avantaj.
Bu makinelere in-line spot lak veya embellishment (süsleme) eklenebilir durumda. Ama en önemlisi, özellikte etiket pazarında kuru tonerde Xeikon’un rakibi yok. Gümüş ve Altın toneri de var, yedinci renkler zaten var. Makinelere özel Pantone renk hazırlanabiliyor.
- Primer gerekiyor mu? Finansman tarafında çözümleriniz var mı?
UV inkjette gerekmiyor. Ama korona uygulaması etikette bazı medyalarda gerekebilir.
Bizim piyasamız isteyerek veya istemeyerek fiyat odaklı. Yaşadığımız ekonomik sıkıntılar, bazı belirsizlikler tabii ki yatırım noktasında insanlara zorluk getiriyor. ‘Makineye göre hangi fiyat doğru’ sorusundan ziyade üretim maliyetine göre hangi fiyatın doğru olduğu önemli. Çünkü sonuçta her alıcı veya satıcı kâr etmek istiyor. Doğru rakamı bulmak istiyor. Burada piyasadan referans alınacak rakipler var. Bu herkes için geçerli. Buna istinaden hangi fiyatın doğru olduğunu belirlemek gerekiyor. Yani ülkeye göre bir fiyat politikası olacak. Türkiye için özel politikaları var. Ama esas konu müşterilere satın almada uygulayabileceğimiz kolaylıklar…
Xeikon ve Innvestio Türkiye hem geçmişi biraz tadil etmek adına hem de gelecekle alakalı sağlam bir politika kurmak adına piyasa gereklerinden uzak olmadan Türkiye’de rekabetçi bir fiyat politikası izleyecek denebilir.
- Şu anda Türkiye pazarında sizin için hangi tirajlar daha uygun?
Bin metre piyasada hep konuşulan bir metraj. Ama bu sonuçta biraz da üreticinin kâr marjıyla alakalı bir konu. Hem maliyet açısından hem adam bulma açısından işçilik ciddi bir sorun. Bir firma, %25 kâr oranına razı olabilir. Ama bir firma da ‘işçiyle vs. ile uğraşmayayım, %15 kazanayım’ diyebilir. Belki bu firma 1.500 m basabilir, yani bu biraz firmanın kâr marjları ile alakalı ama piyasada hep konuştuğumuz standart 1.000 m artı eksi rakamlardan geçiyor. Yani sadece Xeikon için değil, diğer bütün markalarla alakalı aynı şey söylenebilir.
- Önümüzdeki süreçte neler bekliyorsunuz?
Kuru toner kendini ispatlamış bir sistem Xeikon’da. UV inkjet sistemde de çok fazla alternatiflerimiz var. Günlük kullanımda düşük oranda bir kullanım amaçlayan firmalara yatırım rakamının düşük olduğu 4 renk + beyaz bir sistemimiz var. Eni 22 cm ama 33’ cm’ye upgrade edilebilir bazı makineler var. Yani UV inkjette şu an piyasada hiç konuşulmamış rakamları konuşabiliriz. Onun için o noktada ciddi pozitif beklentilerim var.
Kuru tonerde de yine aynı alternatifler var. Ticari tarafta da ciddi iddialıyız. Etiket sektörümüz şu anki ivmesiyle devam etmesi durumunda, bir sorun olmadıkça bundan sonra da etiket firmalarımızın dijitale yatırım yapmaya devam edeceklerini düşünüyorum.
- Innvestio BV’de göreviniz ne zaman başladı?
Ağustos’ta görüşmelerimizi tamamladık ve Eylül başında işe başladık. Pandemi ile ‘home office’ çalışma zaten oturmuştu. Bu ne kadar uzun bir süreç olur, net bir şey söyleyemiyorum ama şu an öyle devam edecek. Mevcut bir teknik ekibimiz var. Buna eklemeler yapılacak. Kısa zamanda satışla alakalı eklemeler de olacak. Piyasanın verdiği reflekslerden ziyade zaten amaçlanan kurulu bir düzen. Olması gereken departmanlar yavaş yavaş kendini bulacak. Yurt dışı sermayeli bir şirket olacağı için tabii ki biraz piyasayla paralel hareket etmeye çalışılacaktır diye düşünüyorum.