Xerox Türkiye Genel Müdürü Gabriel Pantelimon, açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını da yanıtladı.
Baskı gelişmiş ülkelerde durağan, gelişen ülkelerde ülke büyüklüğüne ve ekonomiye göre yavaş veya dalgalı büyüyor; az gelişmiş ülkelerde büyüyor. Öte yandan teknolojik gelişmelerle baskı hızlanıyor; ofsette 20 bin tabaka / saat, dijitalde 13 bin tabaka / saat hızlar söz konusu. “Baskının Ötesinde” çözümleriniz, pazarın teknoloji ile aynı hızla gelişmediği gerçeğini fark etmiş olmanıza mı dayanıyor?
“Ötesinde” kavramımız yeni fırsatlar yakalamak anlamındadır. Pazar gelişmiş ülkelerde çok fazla büyümüyor, gelişmekte olan ülkelerde büyüyor; bizim CMYK + dememizin nedeni daha fazla hacmi arttırmak. Bizim ana işimiz olan baskı sektörüne devam ediyoruz. Bu sektörde yerimizi korumak için daha ötesine geçmek istiyoruz çünkü sektörün global çapta çok fazla büyümediğinin farkındayız.
Aslında pazar hâlâ var ama pazarda daha az yer olduğu için Konica ve Minolta, Canon ve Oce, HP ve Samsung gibi birçok birleşmeler gördük ve pazarda çok yer olmadığı için bu şekilde birleşmeleri görmeye devam edeceğiz.
Xerox’un son haber bültenlerinden birinde ofis makinelerinde HP ile iş birliğinden söz ediliyor. Bu iş birliği Türkiye’de nasıl vücut bulacak?
Bununla ilgili bir duyurumuz olacak. HP Samsung’u satın aldı ama zaten biz bu satın almadan önce Samsung ile çalışmaya devam ediyorduk. Yine HP’nin Samsung’un olduğu tarafıyla çalışmaya devam ediyoruz. Bu iş birliğinde yeni olan, HP Samsung yazıcılara çok daha ince partiküllü, çok daha net baskılar veren yeni Xerox® Emulsion Aggregation (EA) Toner tedarik edecek olmamızdır. Bu iki tarafın da birbiriyle çok daha efektif çalışmasını sağlayan bir iş ortaklığı oldu. Eskiden biz Samsung’dan alıyorduk, artık biz de HP Samsung’a destek olacağız.
Bu yıl Türkiye’de inkjet ve toner bazlı grupların hangisinde daha başarılı olacağınızı düşünüyorsunuz?
Altı yıl önce Xerox Fransız Impika’yı satın aldı. İnkjet endüstrisine Impika’nın satın alınmasıyla üretim grubunda girdik. Toner ve inkjet bazlı baskı birbirinin rakibi değil, birbirini dengeleyen teknolojiler. Bir şeyin inkjet basılması için bize göre kredi kartı ekstreleri, gazete, dergi baskısı gibi yüksek hacimli olması gerekiyor. Tonerde daha düşük hacimli baskılardan bahsediyoruz. Dolayısıyla ikisi birbirini dengeliyor. Toner kısmında da kaliteyi öne çıkarıyoruz. Tonerde ofset kalitesine çok yaklaştığımızı hatta birbirine eşitlendiğini söylüyoruz. Xerox her iki teknolojiyi geliştirmeye devam edecek.
Toner bazlı baskıda mono ve renkli için başarı beklentileriniz nedir?
Renkli kesinlikle büyüyor. Üretim kısmında monochrome baskılar azalıyor; kredi kartı ekstreleri, faturalar dijitale geçtiğinden monochrome pazar daralıyor, renkli baskılar artıyor. Ofiste de renkli baskılar artıyor.
Xerox Türkiye pazarını nasıl görüyor?
Xerox olarak kendimizi daha iyi bir konuma getirmeye çalışıyoruz. Pazarı üç segment olarak görüyoruz: A4, A3 ve Üretim Grubu. Üretim grubunda ve A3 grubunda ilk üçte yer alıyoruz. Hangi sırada olduğumuz neredeyse her çeyrekte değişiyor. A4 pazarı biraz daha sorunlu olduğumuz ve gelişmeye açık olduğumuz pazar. Satılan ürünlerin % 96’sı A4 pazarından geliyor ve bu pazarda daha gerideyiz. Bu pazarda kendimizi gelişmeye açık görüyoruz.
Sektörde rakip firmalar da var. Müşteriler neden Xerox’u tercih etmeli?
Hem teknoloji hem de servis tarafında farklılaşma var. Teknoloji daha hızlı çünkü rakibiniz sahip olduğunuz teknolojide farklı bir ürün çıkartabiliyor. A3 – A4 ürünlerde ConnectKey ve App Store çözümlerimiz var. Ekstra uygulamalarla kendimizi farklılaştırıyoruz. Üretim grubunda zaten CMYK + altın, gümüş ve beyaz baskı seçeneklerimiz var ve Eylül’den sonra küçük üretim cihazlarında da kendimizi farklılaştırmış olacağız.
Servisi satışın devamı olarak görüyoruz çünkü müşteri ürünü kullandıkça problemi ortaya çıkıyor ve bunu uzun vadeli bir ilişki olarak görüyoruz. Bu ilişkinin sürekli olmasını istediğimiz için servisi iyi tutmaya çalışıyoruz ve Xerox olarak en iyi servise sahip olduğumuzu düşünüyoruz.
Xerox drupa’da hangi teknolojileri ve makineleri sergileyecek?
drupa en yeni ne varsa gösterme ve şov yapma yeri. Biz de en yeni ne varsa onu ve Xerox’un tüm gücünü drupa 2020’de sergileyeceğiz. Xerox 3D yazıcı fuarına katıldı. Dolayısıyla drupa’da çok yeni şeyler gösterebiliriz.
Türkiye’de 3D baskı pazarı hakkında ne düşünüyorsunuz? Kopyalama merkezleri gibi 3D baskı merkezleri açılabilir mi?
Üç boyutlu yazıcımız biraz daha üretim tipi olacak. Örneğin otomotiv sektörü gibi yedek parça üretimine dönük bir teknoloji olacak. Bizim için kullanımın devamlı olması gerekiyor, onun için fabrikaları ve üretimi hedefliyoruz. Makinenin lansmanı henüz yapılmadığı için Türkiye’de nasıl olacağını söyleyemeyiz ama Türkiye üretim alanında önemli bir ülke ve bu ürünümüz açısından da önemli bir pazar.
3D yazıcınızın prototipi ne zaman sergilenebilir?
İki hafta önce bir fuara katıldık ve baskılarımızı gösteriyoruz. Zaten Xerox olarak metalik 3D baskı konusunda çalışan, patenti olan Vader Systems adlı bir şirketi satın aldık ve bu işte büyümeye başladık. Şu anda baskı kafalarımız var, baskıyı yapıyoruz ama ticari olarak hazır değil, ürünü ve prototipini göstermiyoruz. Youtube kanalımızda bu ürünle ilgili videolar var. 2021’e kadar ticari olarak pazara sunabileceğimiz düşünüyoruz.
Zaman zaman yeni ürünlerle ve müşterilerle ilgili videolarımız yayınlanan Youtube kanalımız çok dinamik. Yeni yönetim ne kadar inovatif bir şirket olduğumuzu göstermek istiyor. Doksanlı yıllarda Romanya’da kopyalama anlamında Xerox’un orijinal, diğerlerinin kopya olduğu anlamında bir slogan vardı. Bu Türkiye’de kullanılmadı ama neden Xerox’un farklı olduğunu çok güzel anlatıyor çünkü Xerografi’yi biz icat ettik. Bu rakiplerimizi küçümsediğimiz anlamına gelmiyor.
Serviste online çözüm sunuyor musunuz?
Halen makinelere bağlanıyoruz ve makinenin toneri azaldığında otomatik olarak servise uyarı geliyor ve toner bitmeden müşteriye toneri ulaştırıyoruz. Makinede bir sorun varsa önce online destek vermeye çalışıyoruz ama sorun belli bir seviyenin üzerindeyse tabii ki teknik servis gidiyor. Bu da bizim servis maliyetimizi düşürüyor. Servisimizi de modernleştirmeye çalışıyoruz. Görüntülü olarak da servisimiz müşterilerle görüşüyor. Birçok sektörden müşterimizin bizimle online bağlantı kurmalarını sağlamış durumdayız. Bu aslında bazı müşteriler için zor bir süreç. Güvenlik açığı olabilir. Makinelerimizde, bulut çözümlerimizde standart olarak güvenlik yazılımları yer aldığından birçok müşterimiz bunu kabul etmiş durumda. Fabrikalardan, bankalardan, petrol şirketlerinden müşterilerimiz var ve online hizmetlerimizi geliştiriyoruz. FedRAMP sertifikasını baskı sektöründe ilk Xerox aldı. Bu çok fonksiyonlu ürünlerde ne kadar güvenli hizmet verdiğimizi gösteren bir sertifika.