Lidya Grup İstanbul Kurumsal Satış Müdürü Özge Öktem, “Günümüzün en hassas konusu, güvenlik ve kişisel verilerin korunmasıdır. Baskı süreçlerinde, dataların korunması ciddi önem taşıyor” diyor.
Lidya Grup, son günlerde işletmelerin gündeminde olan “güvenlik ve kişisel verilerin korunması (Kişisel Verilerin Korunması Kanunu-KVKK) hakkındaki çalışmaları ile sektörüne önderlik etmeye devam ediyor.
Bilgi güvenliğinin işletmelerin öncelikleri arasında olduğunun altını çizen Lidya Grup İstanbul Kurumsal Satış Müdürü Özge Öktem, şunları söylüyor:
“Günümüzün en hassas konusu, güvenlik ve kişisel verilerin korunmasıdır. Baskı süreçlerinde dataların korunması ciddi önem taşıyor. Bütün kurum ve kuruluşlar, kişisel verilerin korunmasından baskıların güvenliğine kadar her konuda çalışmalarını sürdürüyor.”
Baskı süreçlerinde, “verimlilik, maliyet, sürdürülebilirlik, güvenlik” ön plandadır
Dünyadaki baskı teknolojilerinde önemli gelişmelerin yaşandığını ve Türkiye’nin de bu gelişmeleri yakından takip ederek, hayata geçirmekte olduğunu kaydeden Özge Öktem, bu gelişmeleri şöyle anlatıyor:
“Baskı süreçlerine hem donanımın hem yazılımın entegre edilmesiyle yeni iş modelleri ortaya çıkıyor. Bu iş modelinde, verimlilik, maliyet, çevresel sürdürülebilirlik ve güvenlik başlıkları önemlidir. Birçok kurum ve kuruluş, tüm alanlardaki maliyetlerini yeniden gözden geçirmeye başlamıştır. Nitekim, bilgi işlem departmanlarının, baskı yönetimi konusunda özellikle aylık baskı adetleri ve kullanıcı / departman bazlı olarak baskı adetlerini alamıyor olmaları ve maliyetlerini kontrol edememeleri sebebiyle, günümüzde işletmeler yeni teknolojileri değerlendirmeyi istemektedir. Özetlersek, Lidya Grup olarak müşterilerimize sunduğumuz hizmetlerimizde; iş süreçlerini iyileştirme, güvenliği artırma, kontrol edilebilir maliyetler, insan sağlığına ve çevreye karşı duyarlı süreçlerin geliştirilmesi gibi tüm konularda liderlik etmeye devam ediyoruz.”
İşletmelerin ihtiyaçlarına uygun çözümler sunuluyor
Öncelikle müşteri ihtiyaçlarını belirlediklerini ve ardından optimum çözümler sunduklarını ifade eden Özge Öktem, konuşmasına şöyle devam ediyor:
“İlk olarak, müşterinin iş modelini tanıma, baskı ihtiyaçlarını tespit etme ve mevcut baskı süreçleri hakkında bilgi edinme aşamalarını gerçekleştiriyoruz. Müşterinin ihtiyaçları ve ihtiyaca uygun çözümlerin oluşturulması için yazılım araçlarını da kullanarak, varlıkları keşfetme, kontrol etme ve konsolide etme süreçlerini yönetiyoruz. Böylelikle müşterilerimize, donanım ihtiyacı ve yazılımda optimum çözümler sunarak, kârlılık sağlamalarını hedefliyoruz. Lidya Grup olarak hayata geçirdiğimiz “yönetilen baskı hizmetleri” ile sunmakta olduğumuz çözümümüz sayesinde, müşterimizde maliyet tasarrufu, personelinin zamandan tasarrufu ve bilgi güvenliğini sağlıyoruz. Tek bir arayüzden yönetilebilen tüm cihazlarda, sarf malzeme ve arıza yönetimi de otomasyon olarak yapılmaktadır. Güvenli baskıyla sağlanan bilgi güvenliği kapsamında, kullanıcı / grup / departman bazlı ne kadar baskı alındığına dair çeşitli raporlar alınmaktadır, baskı alışkanlıkları raporlanmaktadır ve gerektiğinde bazı grup / departmanlar için baskı alınması kısıtlanabilmektedir. Cihazlarda, 24 ay ile 60 aylık hizmet sözleşme sürelerinde, standart hizmet kalitesi sağlanırken, bu süre zarfında sabit maliyetler ve öngörülebilen bütçeler de hazırlanmaktadır. Bu şekilde, iş süreçleri gerçekleştirilirken, farklı iş modelleri de oluşmaya başlamıştır. Buna bir örnek verirsem, bazı müşterilerimiz, sayfa başı olarak nitelendirdiğimiz bir yöntemi tercih edebilmektedir. Zira bu iş modelinde, tüm sarf malzeme ve servis talepleri, kısacası makinenin çalışması için gerekli tüm hizmetler, tedarikçiler tarafından verilmektedir. Böylece, şirketlerde bu süreçleri takip eden IT departmanı açısından, makinelerin takibi konusu da artık bir iş olmaktan çıkmıştır ve tüm süreç, makineyi tedarik eden firma tarafından yönetilmektedir.”