Marka sahipleri ve dönüştürücüler daha önce hiç olmadığı gibi baskı altında kalmaya devam edecek. Daha hızlı pazara sunma süresi, e-ticaret ve sürdürülebilirlik gibi endüstrimizi sarsan birçok zorluk var. Bu zorlukların her biri aynı zamanda ambalaj üretimi için çeşitli fırsatlar anlamına geliyor.
Ambalaj ekipmanı ve ambalaj hizmetleri tedarikçileri endüstride gerekli bir dönüşüme öncülük ediyorlar. Biz bu dönüşümü dört sacayağı üzerine kurduk: Bağlanabilirlik, dijitalleşme, otomasyon ve sürdürülebilirlik.
Tüm üretim zincirinin daha çevik ve esnek olması gerekiyor. Tüm üretim iş akışında daha gerçeklere dayalı ve zamanında kararlar alınması gerekecektir. Daha hızlı ve hassas optimizasyon için bağlı sistemlerin tüm üretim süreci boyunca veri paylaşacakları bir döneme giriyoruz.
İlk tasarım dosyasından son üretilen etikete veya kutuya kadar, ambalaj üretiminin tüm adımları birbirine bağlanacak. Tasarım aşamasındaki bir değişiklik, ister düzen ister yapısal olsun, sonraki akış adımlarının tümüne otomatik olarak iletilecek. Sürecin her aşamasında baskı, kesim ve katlama gibi özel görevler dijitalleştirilmiş çözümlerle otomatikleştirilecek ve böylece çok daha hızlı geri dönüş süresi sağlanacak.
Ne kadar yol aldık ve daha nereye kadar gitmemiz gerekiyor?
Dijital dönüşüm, ambalaj endüstrisinde farklı hızlarda gerçekleşiyor. Etiketlerin öncülük ettiği konusunda fikir birliği var ve yavaş bir başlangıçtan sonra artık geleneksel baskı makinelerinden daha fazla dijital etiket baskı makinesi satılıyor. Bunun nedeni, etiket endüstrisinde, dijital çözümlerin geleneksel baskı makinelerine tatmin edici şekilde karşılaştırılabilir bir kalite, verimlilik ve maliyet düzeyinde sonuçlar verebileceği aşamaya ulaşmış olmamızdır. Dahası ve takdir edilmesi gereken etiketler esnek ambalaj, karton kutu ve oluklu kutulardan daha az karmaşıktır. Etiket endüstrisi, her biri ilgili bileşenlerle takip edilecek diğer endüstrilerin gidişatını belirledi.
Etiket ve Esnek Ambalajlama Çözümleri Pazarlama Direktörü Christian Zeller, “Etiket endüstrisinde bağlantı ve dijitalleşme gerçek bir ilerleme sağladı” diyor ve ekliyor: “Diğer şeylerin yanı sıra, çıktıyı orijinal PDF ile karşılaştırarak üretilen her bir etiketin kalitesini izleyebilirsiniz. Üstelik bunu dijital, hibrit veya flekso gibi herhangi bir teknolojide yapabilirsiniz.
Tam otomatik bir iş akışına doğru
Bobst Group CEO’su Jean-Pascal Bobst, dijitalleşme olgusuna şöyle dikkati çekiyor: “Baskı süreçlerinin dijitalleştirilmesi, ambalaj endüstrisindeki en görünür unsurdur. Önümüzdeki yıllarda büyük olasılıkla dijital baskının büyük bir ivmesi görülecek. Çözümler kullanılabilir hale gelirken, matbaacılar ve dönüştürücüler için en büyük zorluk bireysel baskı makineleri değil, dönüştürmeyi kapsayan iş akışının tamamıdır.”
“BOBST’ta, dosyadan nihai etikete, kese veya kutuya kadar tam otomatik ve kontrollü bir iş akışımız var ve bu çözüm marka sahiplerinin ve dönüştürücülerin ihtiyaçlarını karşılıyor. Bugüne kadar tamamlanan yenilikler ve BOBST ve diğer sektör ortaklarından gelecekler ile doğru yolda ilerliyoruz.”
Ambalaj üretimi 4.0, zihniyet değişiklikleri gerektirecek
Daha otomatik bir dünyada, odak noktası nasıl ve daha fazla ne üzerinde olacak. Bu, iş akışı boyunca gerekli olan personel ve beceri türlerinde köklü bir değişiklik anlamına gelecek. Makineler tarafından rapor edilen veriler, operatörlerin tüm süreç hakkında küresel bir görüşe sahip olmasını ve artık belirli bir teknik görev üzerinde uzmanlaşmamasını gerektirecek. BOBST bu temel değişikliğin çok farkında ve operatörlere yardımcı olmak için eğitim ve güçlü bir uygulama paketi sunuyor.
İnsan bilgisi ve yakınlığı her zaman gerekli olacak. Ancak, tekrarlanan manuel veya teknik görevlere odaklanmak yerine, insan girdisi daha fazla otomasyon ve daha iyi ambalaj üretimine katma değer katkısı üzerinde olacak.
BOBST hâlâ öncülük ediyor
BOBST, ambalaj makinelerinin dijitalleştirilmesi, otomasyonu ve bağlantısında öncü olmuştur. Benzersiz bir şekilde, BOBST, sorunsuz, sıfır hata üretimi için en yüksek derecede otomasyon ve entegrasyon ile baskı altı tabaka işlemeden baskıya ve baskı sonrasına kadar eksiksiz üretim hatları sunabiliyor.
Aşağıda, daha iyi otomasyon ve bağlantı sağlayan BOBST dijital çözümlerinden sadece bir örnek verilmiştir.
Etiket ve esnek ambalaj üretimi için, BOBST DigiFlexo teknolojisi artık renk kalitesi ve tutarlılığının otomatik kontrolünü, çok sayıda baskı altı tabakaya baskı yapabilme, daha az mürekkep tüketme ve geleneksel flekso süreçlerinden daha az atık üretme olanağı sağlıyor. DigiFlexo baskı makineleri, makineden makineye veri alışverişi yaparak bağlı bir otomasyon iş akışı temelinde çalışır. Baskı işleminin tam otomasyonu makinenin durmasını önlüyor ve operatörün elleri ve gözlerinin yerini dijitalleştirilmiş bir veri ayarlama sisteminin doğruluğu alıyor.
2019’da BOBST, flekso endüstrisindeki ilk kapalı döngü renk kontrol sistemi olan DigiColor’u tanıttı. Renk sıralı olarak ölçülüyor ve her bir baskı biriminde hedef renk değerlerine uyacak şekilde ayarlanıyor. DigiFlexo, kişiselleştirme, renk tutarlılığı kontrolü ve daha hızlı pazara çıkış süresi gerektiren marka sahipleri için mükemmel bir çözüm.
Labelexpo 2019’da BOBST, Mouvent Inkjet Cluster ile bir dijital baskı modülünü kapsayan ve tek bir baskıda mümkün olan en iyi dijital ve DigiFlexo baskı kombinasyonunu sağlayan bir hibrit etiket baskı makinesi olan MASTER DM5’i de tanıttı. Etiket pazarındaki en dijital otomatik baskı makinesi, kısa ve uzun süreli her türlü baskı işi için en yüksek baskı kalitesi, üretkenlik ve güvenilirliğe sahip.
Karton kutu için, ACCUCHECK hat içi muayene sistemi, kesilmiş, katlanmamış karton kutuları kusurlar açısından inceliyor ve tam kalite tutarlılığını garanti ediyor. Bu, marka sahiplerinin paketleyicilerine mükemmel kutular sunmasını sağlayarak tedarik zincirindeki israfı ve aksama süresini azaltıyor. Bir diğer önemli yenilik de Dijital Muayene Masası Digital Inspection Table). Basılı tabakakaların ve kalıplı kesilmiş, katlanmamış parçaların provasını sağlarken, gerçek ürünü dijital provalarla eşleştirmek için gerçek zamanlı görsel sunumlar sağlıyor. Üretkenliği artırmak ve baskı üretim hatalarını neredeyse ortadan kaldırmak için tasarlanmış, marka sahibi memnuniyetini artıran yeni bir teknoloji.
Oluklu mukavva endüstrisi için BOBST THQ teknolojisi, geleneksel ofset ve flekso işlemlerinden daha düşük maliyetle eşsiz yüksek grafik kalitesi sağlıyor ve ayrıca sahte baskıları önleme yetenekleri sunuyor. Bu arada PREMIUM GAP CONTROL, bitmiş kutuların %100’ünün nominal üretim hızında güvenilir ve hassas bir şekilde kontrol edilmesini sağlayarak optimum verimlilik ve toplam katlama kalitesi sağlıyor.
Ve tüm bunları BOBST’un sunduğu Bağlantılı Hizmetler (Connected Services) teklifleri tamamlıyor. Örneğin, Helpline Plus servisimiz, müşterilerin ihtiyaç duyulduğunda BOBST uzmanlarıyla hemen bağlantı kurmasına izin veriyor, yani tüm teknik sorunların yaklaşık %80’i iki saat içinde uzaktan çözülüyor. Bağlantılı hizmetlerin diğer unsurları, bir mobil, tablet veya bir tarayıcı kullanarak üretim ve makine verilerini kullanılabilir hale getirmek için uygulamaları içeriyor.
Uzaktan izleme, ayrıntılı makine üretimi, proses ve teknik verilere hızlı bir şekilde erişmek için tasarlanmış kapsamlı bir üretim raporlama aracı; Downtime Tracking, belirli bir makine veya tüm bir atölye için doğru temel durma nedeni analizi elde etmeyi kolaylaştırıyor.
BOBST Servisleri Pazarlama ve Satış Yöneticisi Raphael Indermuehle, ”Bağlantılı ortamdaki müşterilerden aldığımız geri bildirimlerde oy birliği var. Daha az hata ve büyük zaman kazanımları ile verimlilik ve kalitede önemli geliştirmeler gördüler. Bağlantılı hizmetlerin bu faydaları önemli.”
Sonuç
Marka sahipleri ve dönüştürücüler, halihazırda daha fazla otomasyon, dijitalleşme, bağlantı ve daha fazlasının önemli faydalarını görüyor ve yakında daha fazlasını görecekler.
Vizyonumuz basit ve açık. Ambalaj endüstrisinin geleceğini şekillendirmek istiyoruz. Etiketler, esnek ambalaj, karton ve oluklu mukavva kutularda işimizi tutku ve bağlılık ile yürütüyoruz. Tüm paydaşları, esnek ve çevik bir iş birliği operasyonu için her zaman her yerden bilgiye erişerek dijital ve otomatik bir iş akışına bağlamayı amaçlıyoruz.
“Geleceğin vizyonu açık – tasarımdan, bir etiket ve poşet rulosundan veya kâğıt destesinden, paketleyicilerin ellerindeki son incelenen kutulara mümkün olan en kısa sürede ve en yüksek kalitede ve kusursuz bir şekilde en düşük çevresel etki” diyor, Bobst Group CEO’su Jean Pascal Bobst ve ekliyor: “Bu, tüm süreç zinciri boyunca yenilikleri uygulamaya devam ederek sağlanacak. BOBST olarak, ambalaj dünyasının geleceğini müşterilerimize tutku ve yakınlıkla şekillendirmeye devam edeceğiz.”