A. Tamer Ardıç
Koranavirüs salgını ve ardından gelen pandemi kısıtlamaları bütün ticari ve sosyal hayatı olumsuz etkilemeye devam ediyor. Salgının sektöre etkilerini ortaya koymak için Dijital Baskı ve 3D dergisi olarak bir anket gerçekleştirdik. Anketimize katılan sektör profesyonellerinin sorularımıza verdiği yanıtlar ve bu yanıtların değerlendirilmesini dergimizin ilk sayfalarında bulacaksınız. Çıkan sonuç, haberimizin başlığından da göreceğiniz gibi “büyük bir iş kaybı”.
COVID-19 dolayısıyla yaşadığımız günler yeni bir çağın başlangıcı mı, bunu zaman gösterecek. Ticari hayat için ise yeni bir dönemin başlangıcı demek mümkün. Ulusal ve uluslararası ekonomiler 2020’nin ilk yarısında geçirdiğimiz bu sarsıntının ardından artık farklı bir geleceğe evriliyor. Henüz adını koyamasak, nasıl bir ekonomik düzen olacağı netleşmese de, her kesimden gelen değerlendirmeler farklı olacağı doğrultusunda. Salgının ve ardından gelen pandemi kısıtlamalarının şoku yerini yavaş yavaş, neyin nasıl yapılacağı gibi birbirinden doğan sorulara ve bu sorular eksenindeki zihinsel faaliyet ve tartışmalara bırakıyor.
İşlerin rolantide olduğu bu günlerde bir taraftan işimizi nasıl geliştirip, en azından eski düzeyine getirmeyi düşünüp buna yoğunlaşırken bir taraftan da bu “yeni düzenin” nasıl bir şey olacağı üzerine yoğunlaşmamız, fikir geliştirmemiz ve bu konuda yapılan değerlendirme ve tartışmaları izleyip kendi süzgecimizden geçirmemiz gerekiyor. Mayıs ayı ile birlikte bu tartışmalar belirgin bir şekilde artıyor. Etrafımıza biraz daha dikkatli bakmak, çeşitli platformlardaki bu tür değerlendirme ve tartışmalara bir iş gibi zaman ayırıp izlemek çizeceğimiz yol haritalarımızda hata oranımızı düşürecektir.
İşlerin durma noktasına geldiği, sipariş ve ciroların büyük oranda düştüğü, yatırımların ertelendiği, bazı firmaların faaliyetini durdurmak zorunda kaldığı bir iklim egemen. Ama bu durum böyle sürmeyecek. Bazı elenmeler olması kaçınılmaz olsa da her krizde olduğu gibi kendimizi ve işimizi korumak için yeni araç ve donanımlara sahip olarak yeni döneme başlayacağız.
İletişim araçlarının kullanımından, yeni kanalların devreye girmesine, iş görüşmelerinin değişen biçimlerinden azalan seyahat gereksinimlerine, ofis çalışma düzeninden üretim koşullarına kadar bir dizi “yeni”nin günlük rutinimizi belirleyeceği bir geleceğe gidiyoruz. Bu belirsiz ortamda oluşan “yeni”lere uyum sağlamak, bu konular üzerinde düşünen akıllı insanlara kulak vermeyi gerektiriyor. Ayıracağımız bu zaman dilimleri boşa gitmeyecektir.
Pandemi uluslararası ticarete ciddi darbe vurdu. Gümrük kapıları önlemler çerçevesinde kapandı veya sınırlı bir şekilde mal ve hizmet akışına izin veriliyor. İhracat yapan işletmelerimiz için bu durum ek bir olumsuzluk. Ama bu durum da diğer birçok önlem gibi sürdürülebilir değil ve değişecek. İhracat için ülkemiz özelinde önümüzdeki süreçte daha fazla olanak doğacak. Belki yöntemler değişip, yeni yerel işbirlikleri oluşacak ama yol daha açık olacak.
Hazırlıklı olmak gerek.
Sağlıklı ve sorunsuz günlere…