Yazardan Direkt Yayınevi beşinci yılını kutluyor
Yazardan Direkt Yayınevi, Türkiye’de eserlerini okurla buluşturmak isteyen ama bu süreçte zorlu yollardan geçmek zorunda kalan yazarlar için beş yıl önce bir bahar günü kuruldu.
Elbette henüz pek de tanınmayan ‘kişisel yayıncılık’ kavramıyla yola çıkarken bunun kolay olmayacağını ama Türkiye’de gereksinim duyulan bir konuya temas ettiğini bilerek… Kendi imkânlarıyla kitap bastırmak, klasik yayınevlerinden birinin yazarı olmamak henüz anlaşılır şeyler değildi. Oysa dünyada bugün tanınan, sevilen ve değeri tartışılmayacak pek çok yazar kişisel yayıncılık sayesinde biliniyor. J. K Rowling, çocuğuna hikâye anlatmak üzere başlayıp bugün artık klasikleşen Harry Potter serisini ve E.L. James, Grinin Elli Tonu adlı kitabını klasik yayınevlerinden değil de kişisel yayıncılıkla okurlarına ulaştırdı. Klasik Rus edebiyatının önde gelen yazarı Tolstoy’un, ‘Savaş ve Barış’ adlı eserini yayımlatmak için binlerce ruble ödediği bilinmektedir. T. S. Eliot, D.H. Lawrence, Rudyard Kipling, James Joyce ve Mark Twain gibi yazarlar da benzer yollardan geçerek, bugün sahip oldukları okur kitlesiyle tanıştılar.
Yazardan Direkt demek…
Yazarın doğrudan, hiçbir aracı olmaksızın okura ulaşması, gereksinim duyduğu konularda yayınevinden yol arkadaşlığı beklemesi demektir. Özellikle Amerika’da bu anlamda çoktan düzene oturmuş bir sistemin varlığını bilen yayınevi kurucularından Sedef Kutlubay Demirkan, Gürhan Demirkan ile pek çok bağımsız yazarın hayatında yeni bir dönem başlattıklarının altını çizerek, “İlk günde bize inanan editör Çiğdem Uğurlu’nun katkılarıyla gerçekleşen projeler sayesinde yazarların kişisel yayıncılıkla tanışması mümkün oldu” diyor. Yazardan Direkt Yayınevi birbirinden değerli yazar ve eğitimcilerin katkılarıyla günden güne güçlenirken kuruluş ve gelişim sürecinde en büyük desteği, değerli yazar Yeşim Cimcoz ve yazı atölyesinden gördü. Ortak projelere imza atarken Yazı Evi’nde yetişmiş yazarların eserleri okurla buluştu. “Kuruluş aşamasında; hem lise hem de üniversite arkadaşım olan yazar Müge İplikçi ile yapılan sohbetler bize doğru yolda olduğumuzu gösterdi. Bugün 5. yılımızı kutlarken geldiğimiz yere bakınca “İyi ki!” diyoruz. Kitabını kendi yayımlayan yazarların heyecanını paylaştıkça görüyoruz ki en doğru adımları atmışız” diyor, Sedef Kutlubay Demirkan.
Yazardan Direkt büyüyor
2018 yılında yayınevinin yönetimini Çağla Miniç devraldı. Yeni nesil yönetim ve Serda Kranda Kapucuoğlu gibi değerli editörlerin de katkılarıyla gelişen Yazardan Direkt Yayınevi 5. yılında çok daha fazla kitap ve okuruna yeni kitaplarını sunmaya hazırlanan yazarlarıyla kocaman bir aile.
2020 yılında büyüyen ekiple yoluna devam etti. 2021 yılına Türkiye ve dünya çapında toplam 240 kitapla girmenin sevincini yaşayan Yazardan Direkt Yayınevi ve Cosmo Publishing bu noktada, eserini dünyadaki okura ulaştırmak isteyen yazarlar için de seçenekler sunuyor. Artık yazılan eserler çekmecelerde değil “yazardan direkt” okurun elinde.
“Yazar ihtiyaçlarına ve bütçesine en uygun olan seçimi yapabiliyor”
Yeni yazarlarla nasıl bir çalışma yürüttüklerini sorduğumuz Yazardan Direkt Yayınevi şu bilgileri veriyor:
“Yazardan Direkt Yayınevi olarak standart bir sözleşme ya da fiyatlandırmamız yok. Yazarın ve kitabının ihtiyaç ve isteklerine göre kişiye özel hizmet paketleri hazırlıyoruz. Farklı dağıtım ve satış seçenekleri sunuyoruz. Mizanpaj çalışması, son okuma yapılması, ISBN & Bandrol alımı, internet satışı gibi her pakete dâhil olan hizmetlerimizin yanı sıra kapak tasarımı, editörlük, tanıtım gibi ek hizmetler de sunuyoruz. Yazar danışmanımız yazarla görüştükten sonra örnek sayfa istiyoruz; bu gelen örneklere ve yazar danışmanımızın edindiği bilgilere bakarak kişiye özel bir teklif hazırlıyoruz, çoğu zaman tekliflerimizde birden fazla paket seçeceği oluyor, böylece yazar ihtiyaçlarına ve bütçesine en uygun olan seçimi yapabiliyor.
Editörlerimiz yazarın ve eserinin durumuna göre bir çalışma sistemi hazırlıyorlar. Bunun için önce eserden bir ya da iki sayfa, eserin genelinin anlaşılacağı bir örnek istiyoruz. Editörlerimiz eserin durumuna dair bir ön rapor hazırlıyor; eserin gereksinimlerini, eksiklerini veya hangi tür editörlük çalışması gerektiğini yazara iletiyor. Bu noktada salt redaksiyon ve son okuma ya da editörlük konusunda net bir çalışma programı hazırlanmış oluyor. Duruma göre geliştirici editörlük hizmeti de veriyoruz.”