Lidya Grup, bu yıl mevcut ürün portföyünü geliştirerek, müşterilerine daha zengin ve güçlü çözüm modelleri ile hizmet sunmaya devam edecek. Satış ve teknik servis noktalarına yapılan yatırımlar ile organizasyonunu daha da güçlendirerek, nitelikli bayi sayısını artırma çalışmalarını sürdürecek.
Dijital dünyasındaki değişim ve dönüşüme paralel olarak işletmelerin daha inovatif olmaları gerektiğini kaydeden Lidya Grup Yönetim Kurulu Başkan Danışmanı Rıza Başoğlu, “Özellikle ithalata bağlı olan sektör oyuncuları, artık geleceklerini tek bir markanın teknoloji yorumuna bırakmamalıdır. Sektörlerinin, dünyadaki gelişimini yakından izleyip, pazarın mevcut ve gelecek ihtiyaçlarına göre yeni ürünleri portföylerine katmalıdırlar. Biraz inovatif olunmalıdır. Lidya Grup olarak bu çerçevede, mevcut ürün portföyümüzü teknolojik gelişim ve pazarın gelecek beklentileri yorumuna bağlı, daha zengin ve güçlü çözüm modelleri ile müşterilerimize hizmet sunacağız” diyor.
İşini iyi yöneten işletmeler, bu süreçten büyüyerek çıkacak
Güçlü bir ülke olan Türkiye’nin yüksek büyüme potansiyeline sahip olduğuna değinen Rıza Başoğlu, şöyle devam ediyor, “Maalesef, Türkiye ekonomisi 7-8 senede bir ekonomik darboğaza giriyor. Bu süreçlerin atlatılması için teşhislerin doğru konulması çözümü kolaylaştıracaktır. Krizler ile yüzleşmek gerekir. Önemli olan büyük bedeller ödemeden, bu tip dalgaları atlatabilmektir. Çünkü, hayat devam ediyor ve tüm olumsuzluklar karşısında ürettiğiniz çözümler, sizi daha da güçlendirir. Stratejileri oluştururken uzun vadeli düşünce figürünü de dikkate alırsanız pazar büyümese dahi sizin etki alanınız ve iş yapma kapasiteniz gelişir. Dolayısıyla krizleri kazanıma çevirebilmek gereklidir. Bunun için genel ekonomiyi iyi izlemek, içinde bulunduğunuz sektörü iyi tanımanız, buna bağlı ihtiyaçları doğru tahmin edebilecek stratejik yaklaşımınız ile bunu doğru uygulamaya sokabilecek insan kaynağına ihtiyaç vardır. 2019 yılında pazarın büyümeyeceğini ve finansal darboğazdan dolayı da biraz daha küçüleceğini öngörüyoruz. Ancak, Türkiye güçlü bir ülke ve yüksek büyüme potansiyeline sahip. Diğer anlamda da büyüme mecburiyetinde ve dinamizminde olan bir ülke. Bu arada, dünya ekonomisindeki daralmaları ve siyasal gerginliklerin dünyada yol açtığı istikrarsızlıkları da göz ardı etmemek gerekiyor. Lidya Grup, 2018 yılının dördüncü ayından itibaren nakit yönetimini biraz daha ön plana çıkardı, müşterilerine daha da yakınlaştı ve bir anlamda bu sürecin yönetilmesi için rehberlik yapma misyonunu benimsedi. Müşterilerinin faaliyetlerini sürdürebilmesi amacıyla, sıkışılan noktalarda daha esnek oldu. Sektörün dinamizmine, moral değerlerine katkı sağlamak amacıyla sektör medyalarında etkin şekilde yer alınmaya çalışıldı. Doğal olarak, bunun Lidya’nın yönetim perspektifi, sektöre ve müşterilerine açık, net tavır içinde olması ile finansal opsiyonları iyi kullanmasına bağlı olduğunu söylemek yanlış olmaz.”
Döviz ile leasing yapılmaması piyasayı olumsuz etkiliyor
Dijital baskı makinelerinde döviz ile leasing yapılamamasının piyasayı olumsuz etkilediğini anlatan Başoğlu, “Özellikle, endüstriyel pazar gibi büyük yatırımların gerçekleştiği alanlarda, dövizle borçlanmanın durdurulması yatırım yapma gücüne sahip ve büyüme potansiyeli olan, nakit akışlarını iyi yöneten işletmeleri de etkiledi. TL faizlerdeki artış, pazarın daraldığı noktada yatırımı efektif olmaktan çıkardı. Bizim sektörümüzdeki ürünlerin, diğer yatırım ürünlerinde uygulanan (İş makinaları v.b) %1’lik KDV avantajından faydalanamaması ve dövizle leasing yapılamaması da piyasayı olumsuz etkiledi. Bu durum, doğal olarak bizleri de etkiledi. Lidya Grup açısından, geçen yılın ilk beş aylık sonuçlarının çok iyi olması ve zamanında alınan kararlar bu süreci başarılı denilebilecek bir sonuçla kapatılmasını sağladı” diyor.